--Gebze, Kocaeli'nin en büyük ilçesi , sanayi ve kültür şehri. İstanbul'a da yakın, bu işin vizyonu zaten istanbul , doğanın içerisinde de olsun istedim. Hem ulaşım açısından , hem yer bakımından Cumaköy tam istediğimiz yerdi.
--Arap atları altı omurdur, Avrupa atları yedi omurdur, bir omur daha büyüktürler. Arap atı küçüktür, Arap atlarının özellikleri araziye en dayanıklı attır, araziye gittiğinde dört- beş saate kadar gider.
--İlk kez atla temas edecek kişinin mutlaka ehil hocayla, ehil bir atla tanışması lazım , ilk temas çok önemli. Ata karşı arzu ve istek olmazsa da bu olmaz zaten. Düzgün tesis ve düzgün hoca çok önemli.
--Atın mutlaka biniş tekniklerini kavramak lazım. Öğrenemediğiniz süreçte ata zulüm edersiniz. Otur- kalk pozisyonu vardır , eğer siz ters zamanda atın sırtına oturursanız atın bel ağrısı başlar. Ve atın bel ağrısı otuz gün geçmez. Dolayısıyla siz sakat kalırsınız.
--Çocuklar artık diyalogları, sosyal iletişimleri unuttular. Canlı iletişimi unuttuk. Çocuklarımızı doğaya çekelim, hayvanlarla buluşturalım. Asosyal bir çocuğun kimseye faydası olmaz. Çocuklarımızı evlere kapatmayalım, sporla buluşturalım.
--Bir tek Çayırova Belediye başkanımız Bünyamin Çiftçi pandemi de en azından iki aya kadar yetebilecek yem ve otumuzu bize temin etti. Gebze Belediyesi dört bin Tl'lik yem yolladı. Büyükşehir Belediyesi'de ilk pandemi çıktığında on iki günlük bir yem göndermişti.
--Günümüzde atlar tamamlayıcı sağlık hizmetlerinde atlı terapi, hipo terapi dediğimiz tamamlayıcı sağlık hizmetlerinde kullanılıyor. Bununda nedeni atlarda inanılmaz enerji var. Sizdeki negatif enerjiyi alıyor yerine pozitif enerji yüklüyor.
--İnsan olarak oruç tutabiliriz, komşuya gidilebilir bir şey elde edebiliriz , fakat atlar için aynı şeyi söyleyemeyiz. Atlar sokak atları değil sportif atlar. Belirli saatlerde, belirli ölçülerde gıdasını yemini almak zorunda.
Bir baba düşünün... Kızının sağlığı ve geleceği için bütün mesleki kariyerini, iş hayatını bir kenara koymuş ve kızı için yepyeni bir sayfa açmış yaşamında. Bunu yaparken de, hem kızını mutlu etmesini bilmiş , hem de yeni iş kolunda yine başarıdan başarıya koşmuş. O yetmemiş kendisini hayvanlara, atlara adamış. Tüm bunlarla birlikte insanların atlı spora olan heveslerini sağlıkla buluşturmuş ve atlı sporda bir marka olmuş...
Yolu, Gebze'nin Cuma Köyü'ne düşenler o devasa tesisi mutlaka biliyordur. 18 dönüm üzerine kurulu Gebze Atlı Spor Kulübü'nden bahsediyoruz. Tabi o tesisi bugünlere taşıyan Halit İpek'ten. İki üniversite okumuş, bir dönem müteahhitlik yapmış olan Halit İpek, iş hayatından kazandığı paraları ''insana hizmet '' adına atlara yatırmış. Fakat her şey iyi güzel giderken federa kulüp, dünyayı kasıp kavuran Pandemi'den de nasibini almış.
Bölgemizde insanlara at sevgisini aşılayan, çocuklara şifa olan, ergenleri atla buluşturan , ulusal yarışlarla Gebze'nin tanıtımına katkı sunan 'Gebze Atlı Spor Kulübü'', bugünlerde maalesef oldukça zor günler geçiriyor. Tahmin edeceğiniz gibi sebep; salgın.
Koronavirüs insanları olduğu kadar hayvanları, özellikle insan ilgisi gerektiren atları da çok etkilemiş. Daha önce bir kaç kez at binmek için gittiğimiz tesise , bu kez atların durumunu görmek, pandemi etkilerini yazmak için gittiğimizde , o eski tattan-tuzdan eser göremedik. Genel Koordinatörümüz Gül Akdemir'le birlikte kendimizi Gebze Atlı Spor Kulübü'nde bulduğumuzda , bir sorduk bin ah işittik.
Gebze Atlı Spor Kulübü Yönetim Kurulu Başkanı Halit İpek dertli mi dertli. Ama o'nun derdi atlar. Neredeyse iki yıldır evine gidemeyen, atların canı için aile yaşamını feda eden İpek, atların durumuna üzüldüğü kadar hiç bir şeye üzülmüyor. ''Her canlının yaşama hakkı vardır'' diyen Halit İpek'le atları, biniciliği, at dünyasını ve Gebze Atlı Spor Kulübü'nü konuştuk. Sizde atlara meraklıysanız, at binme hayaliniz varsa, iyi bir atlı olmak istiyorsanız bu söyleşi tam da size göre. Buyurun bakalım.
GÖLGE- Halit İpek kimdir, kısaca tanıyalım?
İPEK- 1970 yılında Rize'de doğdum. Rize'de okudum.Daha sonra iki üniversiteyi bıraktım ve ticarete atıldım. İki çocuğum var.
GÖLGE- Asıl mesleğiniz nedir?
İPEK- İşletmeciyim , ama uzun yıllar müteahhitlik yaptım. Son beş yıldır tamamiyle binicilik sporuna ve engelli sporculara adadım kendimi.
GÖLGE- Binicilik merakı nereden geliyor?
İPEK- Dedemin de , babamın da atı vardı , küçüklükten gelen bir meraktı benimkisi. Köyde sürekli at binen birisiydim, fakat bunu akademik olarak ve bilimsel olarak atı tanımak belirli bir süre sonra oluştu. Bundan yaklaşık yedi yıl önce kızımın ergenlik döneminde,'' çocuğumu şehirden nasıl uzak tutabilirim'' diye onu bir çiftliğe getirdim. Çiftlikte ders almaya başladım, kızımda da o merak uyandı. Baktım ki kulüplerin fiziki durumu, içi harabe.. Bende imkanlarım dahilinde çok iyi sosyal donatısı olan, çok iyi bir tesis kazandırmam gerektiğini düşünüp karar verdim.
GÖLGE- O yer burası mı? Arazi sizin mi?
İPEK- Hayır , burası değil. Oranın Fetö ile ilgili soruşturması olunca midemiz bulandı. Arazide bizim değil. Buranın sahibi İstanbul ‘dan bir gazeteci , aynı zamanda lojistik işi yapıyor.
GÖLGE- Tesisin fiziki özelliklerinden bahseder misiniz?
İPEK- Tesis, toplamda 18 bin metre kareden oluşuyor. Yapı alanı büyüklüğü 2500 metre kare. Kapalı alanımızda 5 bin metre kare.
GÖLGE- Kapalı alanın içerisinde neler var?
İPEK- Sosyal tesislerimiz var, konferans salonlarımız, kütüphanemiz , ocakbaşımız , ofislerimiz ve çalışma sahalarımız var. Bunun 4 bin metre karesi otopark. İki tane manejimiz var. Biri açık manej, diğeri kapalı manej.
GÖLGE- Manej ne oluyor?
İPEK- Atlarımızın antrenman yaptıkları, sporcularımızın devamlı gelip ata bindikleri yer.
GÖLGE- Kaç personeliniz var?
İPEK- Normal şartlarda on beş personelimiz vardı. Bunların yaklaşık yedi tanesi hizmet sektöründeydi. Sekiz tanesi binicilikle alakalıydı. Pandemi sürecinde düşürdük.
GÖLGE- Burada sporcu mu yetiştiriyorsunuz?
İPEK- Evet, lisanslı sporcu yetişiyor. Binicilik eğitimi veriliyor. Onun haricinde binicilikle alakalı altı branş var. Altı branş’ın dört tanesini veriyoruz.
GÖLGE- Nedir bunlar?
İPEK- Temel binicilik eğitimi, engel atlama sporu, arazi de yapılan ata dayalı spor, atta jimnastik ve at terbiyesi. Atta jimnastik şuan Türkiye'de yeni. Bunların haricinde mesela ; sizin bir atınız var, atınıza pansiyon hizmeti de veriyoruz. Bunlarla beraber şirketlerin konferans, seminer, ürün tanıtımı, tiyatro sosyal aktivitelerin tamamı burada yapılabiliyor. Kır düğünleri ve sünnet de dahil.
GÖLGE- Ata binme çeşitlerinden bahseder misiniz?
İPEK- Dört çeşit ata binme olayı var. Biri kendi atınız var gelip biniyorsunuz ,o bizi ilgilendirmiyor. İkincisi eğitim amaçlı randevu sistemiyle bir paket satın alıyorsunu, z o paket ile eğitiminize devam ediyorsunuz. Biri de günü birlik sosyal binişler var lisansınız var, sizi bir teste tabii tutuyoruz deneyimini görmek için, sonuçta iki canlının güvenliği ve sağlığı söz konusu. Bir de hobi amaçlı görevli ile birlikte atı üstüne binip beş tur dediğimiz bir gezinti var.
GÖLGE- Paketin fiyatı ve süresi nedir?
İPEK- On altılık ders paketlerimiz var. Haftada en az iki seans derse girme zorunluluğu var. Binicilik egzersiz gerektiren bir spor devamlılığı esastır. Dolayısıyla sizin haftada bir ders almanız diğer haftaya ders almamış gibi olmanıza sebep olacaktır. Süre iki ay. 1600 Tl idi, şuan pandemi sebebi ile ilk defa 2000 Tl ye çıkardık.
GÖLGE- Ata binme tekniklerinden bahseder misiniz?
İPEK- Siz ne yaparsanız yapın öncelik atı tanımaktır. Atın mutlaka biniş tekniklerini kavramak lazım. Öğrenemediğiniz süreçte ata zulüm edersiniz. Otur- kalk pozisyonu vardır , eğer siz ters zamanda atın sırtına oturursanız atın bel ağrısı başlar. Ve atın bel ağrısı otuz gün geçmez. Dolayısıyla siz sakat kalırsınız. Attan düşebilirsiniz. Mutlaka kurallara göre bindiğiniz ata omuzlar dik, geride bel çukurunuz oluşacak şekilde kafa doksan derece bakmak zorundadır. Hafif öne doğru eğildiğinizde tökezler ve ayağı takılırsa amuda düşersiniz. Çok geriye doğru yaslanırsanız atın motor kısmı doğal komutu algılar ve dur dersiniz ona.
GÖLGE- Eğitime gelen birey, sürekli aynı ata binmesi mi gerekli , değiştirebilir mi?
İPEK- Eğitimli binicilik ve sosyal atlarımız var. Her at eğitildiğinde talimatı alıyor. Atlarda liderlik ruhu vardır, sırtlarına bindiğinizde atlar sizi ilk önce dener. Eğitimlimi acemi mi olduğunu anlar. Eğitim hocamızın uygun gördüğü at ile eğitime başlar temel biniciliği öğrendiğinde demiyorum , ama ata inip binmeyi liderliği öğrenmeye başladığında, değişik atlar veriliyor.
GÖLGE- Atlar Türk atı mı?
İPEK- Arap atı kullanırız genelde. Eğitim için Avrupa atı da tercih edilebilir.
GÖLGE- ''Arap atı gibi sonradan açıldı '' deyimi nereden geliyor?
İPEK- Şimdi atların yapısal özelliklerine baktığımızda mesela Arap atları altı omurdur, Avrupa atları yedi omurdur, bir omur daha büyüktürler. Arap atı küçüktür, Arap atlarının özellikleri araziye en dayanıklı attır, araziye gittiğinde dört- beş saate kadar gider. Bunu Avrupa atında göremezsiniz, onlar daha çok salon atlarıdır. Engel atlarıdır, gösteriş yaparlar. Arap atları gittikçe açılır, dayanıklılığı olduğu için bu deyim kullanılmış.
GÖLGE- İnsanlar ata binerken genellikle zorlanır, bunun sebebi yaşla veya kiloyla alakalı mı?
İPEK- Öncelikle herkes ata binmeli , en azından binmeyi denemeli. Siz bir şeyleri denemediğiniz müddetçe ön yargılar oluşuyor. ''At çok büyük korkuyorum, at beni düşürürse, at beni ısırırsa '' gibi . Halbuki at ısırmaz , atlarda kesici diş yoktur öğütücü diş vardır. At ağzını açıp kapattığında bile ürke biliyor çocuklar, öncelikle ata olan korku ve endişeyi atıp ona yaklaşması gerekir. İlk kez atla temas edecek kişinin mutlaka ehil hocayla, ehil bir atla tanışması lazım , ilk temas çok önemli. Ata karşı arzu ve istek olmazsa da bu olmaz zaten. Düzgün tesis ve düzgün hoca çok önemli. İlk olarak kendinizin gözlem yapması gerekir. Hocanın davranışı anlatımı nasıl ata iyi bakmış mı temiz mi bunlar önemli. İkincisi referans yakın bir arkadaşınız referans olup önermiştir oradan elde etmişsinizdir . Üçüncüsü de yaşayarak öğrenme. Bir habere veya televizyona çıkmıştır ilgisini çekmiştir gelmişsindir bodozlama girmişsindir. Üçünden birine karar verirsin bana soracak olursanız referans ve öngörü, gözlemi tercih ederim.
GÖLGE- Hangi hastalıklara atın faydası oluyor?
İPEK- Geçmiş dönemlerde atlar çok farklı kullanılabiliyord. İlk etapta ulaşım aracı olarak, sonra savaş aracı olarak, yük aracı olarak ta kullanılıyordu, ama günümüzde atlar tamamlayıcı sağlık hizmetlerinde atlı terapi, hipo terapi dediğimiz tamamlayıcı sağlık hizmetlerinde kullanılıyor. Bununda nedeni atlarda inanılmaz enerji var. Sizdeki negatif enerjiyi alıyor yerine pozitif enerji yüklüyor. Atlara da biz eğili bindiririz. Engelli veya özel çocuklarımız olsun, atın üzerinde eğili olmadan bindiririz. Atlar üstünde ki enerjiyi böylece direk biniciye yüklemiş oluyor.
GÖLGE- Atlara hangi eğitimleri veriyorsunuz?
İPEK- Ses eğitimi, Ateş eğitimi, Işık eğitimi.
GÖLGE- Kulüp ne zaman nasıl kuruldu? Kocaeli Belediyesi'nden destek var mı?
İPEK- Bizim kulübümüz 2017 yılında kuruldu. Nerede kurabiliriz derken Gebze, Kocaeli'nin en büyük ilçesi , sanayi ve kültür şehri. İstanbul'a da yakın, bu işin vizyonu zaten istanbul , doğanın içerisinde de olsun istedim. Hem ulaşım açısından , hem yer bakımından Cumaköy tam istediğimiz yerdi. Hemen arkamızda da formüla var. Her yere yakın bir konumumuz var, doğanın içinde olmamız da artısı. Dolayısıyla bir araya gelerek tüzel kişilik oluşturduk ve bu kulübü kurduk. Stat olarak ve resmiyeti kazandı. Beş+beş yıl bir proje yapalım dedik içerisinde yapısal anlamda yatırım anlamda olanları tamamladık. İlk dört yılda yüzde doksan tamamladı , malesef pandemi sürecinde kalan işleri tamamlayamadık. Bu dönemde federi kulup olalım dedik onunda bir süreci var, federi kulüp olmak için de onaylı planları gerekiyor, ruhsat alamamıştık. Dolayısıyla onu da bekledik, hallettik. Yaklaşık iki yıl önce federi kulup olduk. Türkiye bincilik federasyonunda ''Gebze Altı Spor Kulubü'' olarak genel kurullardan altı delikasyon hakkımız var. Ulusal anlamda özellikle engel atlama yarışmaları beş tane yapılıyordu. İstanbul ,Ankara,İzmir. Bursa, zaman zaman Adana ve Antalya, bu şehirler haricinde başka yerlerde yapılmıyordu. Mücadele ederek federi kulüp aldık sonrasında ulusal ligleri aldık. Ulusal ligleri aldığımızda yerel yönetimle paylaştık, çokta büyük yankı oluşturdu diyemem. Eksik olmasınlar Gebze Belediyesi bir yarışma da ödül sponsoru oldu. şu ana kadar da pandemi nedeni ile üç yarışma iptal edildi.
GÖLGE- Pandemi , kulübü maddi manevi nasıl etkiledi?
İPEK- Kulübün belli gelirleri olmak zorunda , bu sürede bizim kulüp gelirlerimiz belli üye aidatları, sportif dersler, hobi amaçlı gelirler diğer yandan yan şirket üzerinden düğün dernek vs olunca da kulübe katkı sağlanmış olunuyor. Biz bunlar ile gelir elde ediyoruz. Covid olunca kısıtlamalar geldi halka açık bir alan olduğu için vatandaş gelemiyorlar. Hobi amaçlı gelirler yok oldu. Sportif anlamda da yasak olduğu için o gelir de gitti. Bir tek gelir kaldı üye aidatları. Üye aidatları da bir noktaya kadar bize katkı oluyor. Sosyal tesisler çalışmıyor , sosyal tesisi işletenden gelir yok normal olarak. Burada hem pansiyon atları var, hem de kulüp atları var . Her kulüp atı da pasaportlu değil yarışmıyordur, ama eğitimde kullanılıyordur . Dolayısıyla bunun için envanter kayıtlarında gözükmüyor. Ama tarım il müdürlüğünde gözüküyor , pasaportun da bir ücreti var. Bütün bunlarla beraber gelir kaybımız yüzde doksan düştü. Bizim en büyük sıkıntımız şu; insan olarak oruç tutabiliriz, komşuya gidilebilir bir şey elde edebiliriz , fakat atlar için aynı şeyi söyleyemeyiz. Atlar sokak atları değil sportif atlar. Belirli saatlerde belirli ölçülerde gıdasını yemini almak zorunda. İyi bakılmadığı sürece hantallaşır, her gün çalışması bakılması gerekir. Mutlaka burada antrenör olması gerekir, sporcunun olması, görevlilerin olması gerekir, gıdası olması gerekir. Pandemi sürecine gelirleriniz kısaldığı için ne oluyor kısıtlamaya tasarrufa giriliyor. Ben yaklaşık bir buçuk yıldır evime dört ya da beş defa gitmişimdir , kendimi tamami ile buraya adadım. Her sabah kapı açıldığında siz belirli miktarda bütçeyi bulmak zorundasınız. İş yapsanız da yapmasanız da.
GÖLGE- Üye sayınız kaç?
İPEK- - 50- 55.
GÖLGE- Devletten ne gibi beklentileriniz var?
İPEK- Covid Türkiye'de değil Dünya'da bir ilk. Masraflarını, maliyetini, finansal boyutunu hesaplamak çok zor. Ama devlet olmanın bir gereği vardır. Sosyal devlet olmak zorundasınız, canlıların yaşama hakkına mutlaka sahip çıkmak zorunda. Devletimiz bununla alakalı mutlaka bir şeyler yapmıştır ama bir takım hantallıklar olabilir , bunu tabi tümüyle maal etmek anlamsız. Ama yerel de çok daha sıkıntısını çektik. Kurumlara, belediyelere başvurduk yazılı olarakta yolladık. Devletimizdir bir çöp dahi yollasa Allah razı olsun diyecek zihniyette hareket ettik. İki- üç belediyeden cüzi miktarlarda üç-dört bin liralık yardım geldi. Bir tek Çayırova Belediye başkanımız Bünyamin Çiftçi pandemi de en azından iki aya kadar yetebilecek yem ve otumuzu bize temin etti. Gebze Belediyesi dört bin tl'lik yem yolladı. Büyükşehir Belediyesi de ilk pandemi çıktığında on iki günlük bir yem göndermişti daha sonra yedi bin liralık bir yem gönderdi. Ama atlarımızın günlük masrafına bakıldığında yaklaşık olarak personel hariç bir buçuk ve üstü. Bizim sektörde vadeli hiç bir şey yok hepsi nakit. Dolayısıyla yerel basın, ulusal basın haber yapıp destekte bulundular. Biz açlığımızı belli etmiyoruz çok sıkıntılar çekiyoruz. Harcama kalemlerimizin önceliğini değiştirdik. Önce at, sonra insanlar geliyor. Fiziki koşullar ve sonra devlete olan borçlarımız geliyor. Artık ne elektriği ne suyu düşünüyoruz şu anda yoğun bakımdan çıkmanın mücadelesini veriyoruz.. Sağolsunlar hayır kurumları arkadaşlarımız, sanayici dostlarımız zaman zaman bizleri destekliyorlar. Bu şekilde dönmeye çalışıyoruz.Her canlının yaşama hakkı vardır bize yardım etmek zorunda değiller ama resmi olarak bir tarafımız İçişleri bakanlığına bağlı, bir tarafımız Spor bakanlığına bağlı , bir tarafımız Tarım bakanlığına bağlı herkese hesap veriyoruz ama hiç kimseden yardım alamazsak bu sıkıntı.
GÖLGE- Kulübün günlük gideri nedir?
İPEK- Atın sayısına ve niteliğine göre değişir. Personeli de sayarsak, iki bin ve üstü.
GÖLGE- Son olarak eklemek istedikleriniz var mı?
İPEK- İnsan olmanın en büyük erdemliklerinin bir tanesi de empati yapabilmektir. Çocuklarımızın zaten psikolojisi bozuldu evlere kapandı, çocuklarımızın muhatap olduğu şeyler tabletler ve televizyonlar. Artık diyalogları, sosyal iletişimleri unuttular. Canlı iletişimi unuttuk. Çocuklarımızı doğaya çekelim, hayvanlarla buluşturalım. Asosyal bir çocuğun kimseye faydası olmaz. Çocuklarımızı evlere kapatmayalım, sporla buluşturalım.